3 SORU 3 CEVAP

  Cevap1: İslâm dininde evlilik nikâh akdiyle başlamaktadır. Nikâh akdi de evlenecek olan çiftlerin, hiçbir baskı altında kalmadan özgür iradeleriyle şahitlerin huzurunda evlenmeyi kabul ettiklerini açıklamaları ve bunun kayıt altına alınmasıdır. Günümüzde kıyılan resmi nikâhlarda bu şartlar mevcuttur. Dolayısıyla tekrar yeniden bir dinî nikâh kıyılmasına gerek yoktur. Ancak Müslüman bir çift, bu yeni kurdukları kutsal yuvanın dua ile başlamasını arzu ediyorlarsa dinî bir nikâh da kıydırabilirler. Böylece kalpleri huzura ermiş olur ve kutsal yuvalarını dua ve iyi dileklerle başlatmış olurlar. Nitekim ülkemizde son yapılan düzenlemelere göre; 7039 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununda 2017 yılında düzenleme yapılmış, bu düzenleme ile il ve ilçe müftülüklerine evlendirme memurluğu yetkisi ve görevi verilmiştir. Dolayısıyla belediye başkanı devlet memuru olduğu gibi müftüler de devlet memurudur. İsteyen belediye başkanına müracaat eder, nikâhını kıydırır. İsteyen de müftülüğe müracaat eder ve müftülere nikâhını kıydırır. Böylece resmi nikâh, dinî nikâh ikilemi de ortadan kalkmış olur. Soru2: Kur'ân-ı Kerîm’de peygamberleri eleştiren âyetler var mıdır?Peygamberler neden eleştirilmektedirler? Cevap2: Burada önce şunu ifade edelim ki, sorudaki “Peygamberleri eleştirme” ifadesi pek uygun bir ifade değildir. Kur'ân-ı Kerîm’de genelde peygamberlere, özelde ise Hz. Muhammed’e yönelik ikaz ve uyarı niteliğinde âyetler vardır.[1] Bu âyetlere “itabâyetleri” (öğüt ve uyarı âyetleri) denilmektedir.[2] Bazı davranışları sebebiyle peygamberler Allah tarafından uyarılmışlardır.[3] Uyarılan davranışlar, günah olan davranışlar değildir. Çünkü peygamberler diğer insanlar gibi günah işlemezler. Günah işlemekten korunmuşlardır. Peygamberlerin yaptığı hatalara dinî terminolojide “zelle” denilmektedir. Peygamberlerin uyarıldığı davranışlar genellikle içtihat sonucu yaptıkları davranışlar olup, daha güzel ve daha faziletli davranışa yönlendirilmeleri şeklindedir. Örnek verecek olursak Hz. Muhammed’in Bedir savaşında esir alması sonucu; “Hiçbir peygambere yeryüzünde ağır bas(ıp küfrün belini iyice kır)ıncaya kadar, esir alması uygun değildir...”[4]şeklindekiâyet inerek uyarılmıştır. Yine Hz. Peygamber, bal şerbeti içmeyeceğine dair bir karar aldığı zaman, “Ey Peygamber! Eşlerinin rızasını gözeterek Allah'ın sana helâl kıldığı şeyi niçin kendine yasak ediyorsun? Allah çok bağışlayan, çok esirgeyendir.” şeklindeki âyetle uyarılmıştır. Soru3: Kıyamet günü Allah’ı görecek miyiz? Cevap3: Kıyamet günü ve ahirette olacak olaylar gaybî konulardır. Bu konularda gaybın bilgisi kendi katında olan Yüce Allah, kitabı Kur'ân-ı Kerîm’de bilgi vermişse biz insanlar o konularda bilgi sahibi olabiliriz. Kur'ân-ı Kerîm’e bakıp incelediğimiz zaman bu konuda Kıyamet sûresinde iki âyetin olduğunu görmekteyiz. Bu âyetlerde Yüce Allah; وُجُوهٌ يَوْمَئِذٍ نَاضِرَةٌ (22) إِلَى رَبِّهَا نَاظِرَةٌ (23)“O gün ışıl ışıl parlayacak yüzler vardır.  Rablerine bakacaklardır (O'nu göreceklerdir.)”[5]buyurmaktadır. Ehl-i Sünnet âlimleri, bu âyetlere dayanarak ve bu konudaki sahih hadisleri[6] delil göstererek, cennette müminlerin Rablerini görebileceklerini ifade etmişlerdir. Dinî konularda cevabını aradığınız soruları msoysaldi@gmail.com e-postaya gönderebilirsiniz.                                                                                                   Prof. Dr. Mehmet Soysaldı NEVÜ İlahiyat Fakültesi Temel İslam Bilimleri Bölüm Başkanı     [1]     Bk., el-Bakara 2/272; el-Enfal 8/67-68; et-Tevbe 9/43-48, 84, 113-114; el-İsrâ 17/73-75; el-Kehf 18/6, 23-24;Taha 20/114; el-Ahzab 33/37-38; et-Tahrim 66/1-3; Abese 80/1-12. [2]     SerikjanKendebay, “Kur’an’da İtabÂyetleriÇerçevesinde Hz. Peygamber (s.a.s.)’e Yapılan Uyarılar”, Türkiye Din Eğitimi Araştırmaları Dergisi. 3, 31-49; Ahmet Öz, Kur'an'da Hz. Muhammed'e Yapılan İkazlar, Marife Dergisi, Kış 2011 S. 55-76; Saffet Sancaklı, “Hz. Peygamber’in Bazı Nitelikleri Açısından Kur’ân-ı Kerîm’de Kendisini Uyaran Âyetlerin Analizi”, İslâmî Araştırmalar, cilt: 15, Sayı: 3, 2002, ss. 435-448. [3]     Bk., el-Bakara 2/260; el-A’râf 7/143. [4]     el-Enfâl 8/67. [5]     Kıyame 75/22-23. [6]     Buhârî, “Mevakitu's-Salat”, 6, 26, “Tefsir”, Kaf 1, “Tevhid”, 24; Müslim, “Mesacid”, 211, (633),“İman”, 297, (181); Tirmizî, “Cennet”, 16, (2555).