3 SORU 3 CEVAP

Yaşam 18.11.2022 - 09:50, Güncelleme: 18.11.2022 - 09:50
 

3 SORU 3 CEVAP

Dinî konularda cevabını aradığınız soruları msoysaldi@gmail.com e-postaya gönderebilirsiniz.

Soru1: Allah’a inananlar ama Müslüman olmayanlar cennete girecekler mi? Cevap1: Hiçbir kimsenin Allah’ın kulları arasında sen cennetliksin, sen cehennemliksin diye ayırım yapıp onlar hakkında hüküm verme yetkisi yoktur. Bu konuda hüküm verecek olan sadece Allah Teâlâ’dır. Nitekim Yüce Allah, göndermiş olduğu son ilahî kitabı Kur’ân-ı Kerîm’de cenneti kendisine iman edip itaat eden mümin kulları için hazırladığını, cehennemi ise inkâr eden ve isyan eden kâfir kulları için hazırladığını bildirmektedir. Gerçek manada Allah’a inanan bir insan, onun emirlerine saygı gösterip itaat etmesi gerekir. Yüce Allah, kendisine imanla birlikte gönderdiği son peygambere iman etmeyi ve peygamberin insanlığa tebliğ ettiği son ilahî kitap Kur’ân-ı Kerîm’i kabul edip Müslüman olmayı emretmektedir. Yüce Allah, Âl-i İmran sûresi 85. âyette; وَمَنْ يَبْتَغِ غَيْرَ الْإِسْلَامِ دِينًا فَلَنْ يُقْبَلَ مِنْهُ وَهُوَ فِي الْآخِرَةِ مِنَ الْخَاسِرِينَ “Kim, İslâm’dan başka bir din ararsa, bilsin ki kendisinden (böyle bir din) asla kabul edilmeyecek ve o, ahirette ziyan edenlerden olacaktır.” buyurmaktadır. Dolayısıyla insanlar sadece Allah’a inanmakla kurtuluşa erebileceklerini ve ahirette cennete girebileceklerini düşünmemelidirler. Zira Yüce Allah, Nisâ Sûresi 136. âyette “Ey iman edenler! Allah'a, Peygamberine, Peygamberine indirdiği Kitab'a ve daha önce indirdiği kitaba iman ediniz. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve kıyamet gününü inkâr ederse tam manasıyla sapıtmıştır.” buyurmaktadır. Yani cehennem azabından kurtulup cennete girmek için sadece Allah’a iman etmek yeterli değildir. En doğrusunu Allah bilir. Soru2: Ruh çağırma diye bir şey var mıdır? Cevap2: Ölen kişilerin ruhlarıyla irtibat sağlayıp onlardan birtakım gaybî bilgiler almaya ispritizma denilmektedir. Türkçe ruhçuluk olarak ifade edilen ruh çağırma, eski Yunanlıların yaptıkları bir uygulamadır. Zira onlar ölülerin gaipten haber verme yeteneğine sahip olduklarına inanır ve mezar başında kurban kesmek veya şarap dökmek suretiyle onlardan bilgi almaya çalışırlardı. Ruh çağırma inanç açısından insanın şirke düşmesine sebep olur. Amel yönünden ise İslâm’ın kesinlikle haram kıldığı kâhinlik, sihir ve büyü gibi günahları işlemeye sebep olmaktadır. Kesinlikle bu türlü şeylerden uzak durmak gerekir. Soru3: Özellikle Nevşehir’de ve dünyanın çeşitli ülkelerinde 5 milyon yıllık hayvan fosilleri bulunmaktadır. Dünyada hayat beş milyon yıl ve daha fazlasından hayat bulmuşsa Cenab-ı Allah insanları yaratmak için neden bu kadar beklemiştir, hayvanlar âlemi tümü bir anda mı yaratılmıştır? Cevap3: Gaybî konular gibi bazı konular vardır ki, insan o konularda ancak Allah ve Resulü bir açıklama yapmışsa bilgi sahibi olabilir. Aksi takdirde o konularda insanın bilgi sahibi olması mümkün değildir. İşte Cenab-ı Allah, insanları yaratmak için neden bu kadar beklemiştir, hayvanlar âlemi tümü bir anda mı yaratılmıştır? onu bilemiyoruz. Kur’ân-ı Kerîm’de şöyle bir âyet vardır: لَا يُسْأَلُ عَمَّا يَفْعَلُ وَهُمْ يُسْأَلُونَ “Allah, yaptığından sorumlu tutulamaz; kullar ise yaptıklarından sorumlu tutulacaklardır.” Kul, kulluğunu bilmeli, Allah’ın kendisinden yapmasını istediği şeyleri yapmalı, Allah’ın işine karışmamalıdır. Allah, her yaptığı işi bir hikmete göre yapar. Onu bizler bilemeyiz. Biz, Allah’a iman edip ona teslim olup emirlerine itaat etmek durumundayız. Haddimizi aşmamalıyız. Nasrettin hocaya atfedilen şöyle bir olay anlatılır. Bir gün Nasrettin hoca bir ceviz ağacının altına uzanmış istirahat etmektedir. Yukarı doğru bakar, koskoca ceviz ağacında küçük küçük cevizler var. Aşağı baktığında ise küçük ve cılız bir tevekte koskocaman bir kapak görür. İçinden şöyle geçirir. Bu koskocaman kabak bu muhteşem ağaçta, bu küçük cevizlerde bu cılız tevekte yetişmiş olması gerekmez miydi diye düşünürken, ağacın tepesinden bir ceviz kafasına düşer, o anda aklı başına gelir. O zaman kendi kendine ya bu kabak ağaçta yetişseydi şimdi benim halim nice olurdu? diye düşünüp “Ya Rabbi ben senin işine karışmam senin her yaptığın bir hikmete mebnidir” der, Allah’a teslim olur. Dinî konularda cevabını aradığınız soruları msoysaldi@gmail.com e-postaya gönderebilirsiniz. Prof. Dr. Mehmet Soysaldı NEVÜ İlahiyat Fakültesi Temel İslam Bilimleri Bölüm Başkanı
Dinî konularda cevabını aradığınız soruları msoysaldi@gmail.com e-postaya gönderebilirsiniz.
Soru1: Allah’a inananlar ama Müslüman olmayanlar cennete girecekler mi?

Cevap1: Hiçbir kimsenin Allah’ın kulları arasında sen cennetliksin, sen cehennemliksin diye ayırım yapıp onlar hakkında hüküm verme yetkisi yoktur.

Bu konuda hüküm verecek olan sadece Allah Teâlâ’dır. Nitekim Yüce Allah, göndermiş olduğu son ilahî kitabı Kur’ân-ı Kerîm’de cenneti kendisine iman edip itaat eden mümin kulları için hazırladığını, cehennemi ise inkâr eden ve isyan eden kâfir kulları için hazırladığını bildirmektedir.

Gerçek manada Allah’a inanan bir insan, onun emirlerine saygı gösterip itaat etmesi gerekir. Yüce Allah, kendisine imanla birlikte gönderdiği son peygambere iman etmeyi ve peygamberin insanlığa tebliğ ettiği son ilahî kitap Kur’ân-ı Kerîm’i kabul edip Müslüman olmayı emretmektedir.

Yüce Allah, Âl-i İmran sûresi 85. âyette; وَمَنْ يَبْتَغِ غَيْرَ الْإِسْلَامِ دِينًا فَلَنْ يُقْبَلَ مِنْهُ وَهُوَ فِي الْآخِرَةِ مِنَ الْخَاسِرِينَ “Kim, İslâm’dan başka bir din ararsa, bilsin ki kendisinden (böyle bir din) asla kabul edilmeyecek ve o, ahirette ziyan edenlerden olacaktır.” buyurmaktadır.

Dolayısıyla insanlar sadece Allah’a inanmakla kurtuluşa erebileceklerini ve ahirette cennete girebileceklerini düşünmemelidirler. Zira Yüce Allah, Nisâ Sûresi 136. âyette “Ey iman edenler! Allah'a, Peygamberine, Peygamberine indirdiği Kitab'a ve daha önce indirdiği kitaba iman ediniz. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve kıyamet gününü inkâr ederse tam manasıyla sapıtmıştır.” buyurmaktadır.

Yani cehennem azabından kurtulup cennete girmek için sadece Allah’a iman etmek yeterli değildir. En doğrusunu Allah bilir.

Soru2: Ruh çağırma diye bir şey var mıdır?

Cevap2: Ölen kişilerin ruhlarıyla irtibat sağlayıp onlardan birtakım gaybî bilgiler almaya ispritizma denilmektedir. Türkçe ruhçuluk olarak ifade edilen ruh çağırma, eski Yunanlıların yaptıkları bir uygulamadır.

Zira onlar ölülerin gaipten haber verme yeteneğine sahip olduklarına inanır ve mezar başında kurban kesmek veya şarap dökmek suretiyle onlardan bilgi almaya çalışırlardı. Ruh çağırma inanç açısından insanın şirke düşmesine sebep olur. Amel yönünden ise İslâm’ın kesinlikle haram kıldığı kâhinlik, sihir ve büyü gibi günahları işlemeye sebep olmaktadır.

Kesinlikle bu türlü şeylerden uzak durmak gerekir.

Soru3: Özellikle Nevşehir’de ve dünyanın çeşitli ülkelerinde 5 milyon yıllık hayvan fosilleri bulunmaktadır.

Dünyada hayat beş milyon yıl ve daha fazlasından hayat bulmuşsa Cenab-ı Allah insanları yaratmak için neden bu kadar beklemiştir, hayvanlar âlemi tümü bir anda mı yaratılmıştır?

Cevap3: Gaybî konular gibi bazı konular vardır ki, insan o konularda ancak Allah ve Resulü bir açıklama yapmışsa bilgi sahibi olabilir.

Aksi takdirde o konularda insanın bilgi sahibi olması mümkün değildir. İşte Cenab-ı Allah, insanları yaratmak için neden bu kadar beklemiştir, hayvanlar âlemi tümü bir anda mı yaratılmıştır?

onu bilemiyoruz. Kur’ân-ı Kerîm’de şöyle bir âyet vardır: لَا يُسْأَلُ عَمَّا يَفْعَلُ وَهُمْ يُسْأَلُونَ “Allah, yaptığından sorumlu tutulamaz; kullar ise yaptıklarından sorumlu tutulacaklardır.”

Kul, kulluğunu bilmeli, Allah’ın kendisinden yapmasını istediği şeyleri yapmalı, Allah’ın işine karışmamalıdır. Allah, her yaptığı işi bir hikmete göre yapar. Onu bizler bilemeyiz.

Biz, Allah’a iman edip ona teslim olup emirlerine itaat etmek durumundayız. Haddimizi aşmamalıyız. Nasrettin hocaya atfedilen şöyle bir olay anlatılır. Bir gün Nasrettin hoca bir ceviz ağacının altına uzanmış istirahat etmektedir.

Yukarı doğru bakar, koskoca ceviz ağacında küçük küçük cevizler var. Aşağı baktığında ise küçük ve cılız bir tevekte koskocaman bir kapak görür.

İçinden şöyle geçirir. Bu koskocaman kabak bu muhteşem ağaçta, bu küçük cevizlerde bu cılız tevekte yetişmiş olması gerekmez miydi diye düşünürken, ağacın tepesinden bir ceviz kafasına düşer, o anda aklı başına gelir.

O zaman kendi kendine ya bu kabak ağaçta yetişseydi şimdi benim halim nice olurdu? diye düşünüp “Ya Rabbi ben senin işine karışmam senin her yaptığın bir hikmete mebnidir” der, Allah’a teslim olur.

Dinî konularda cevabını aradığınız soruları msoysaldi@gmail.com e-postaya gönderebilirsiniz.

Prof. Dr. Mehmet Soysaldı NEVÜ İlahiyat Fakültesi Temel İslam Bilimleri Bölüm Başkanı
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.