MADO

3 SORU 3 CEVAP

Nevşehir 24.03.2022 - 18:12, Güncelleme: 26.03.2022 - 15:33
 

3 SORU 3 CEVAP

Soru1: Kur’ân-ı Kerîm’in insan hayatındaki yeri ne olmalıdır? Soru2: Kur’ân-ı Kerîm anlaşılması ve yaşanması zor bir kitap mıdır? Soru3: Furkan sûresi 30. âyette ne anlatılmaktadır. Bu âyeti nasıl anlamalıyız?

Soru1: Kur’ân-ı Kerîm’in insan hayatındaki yeri ne olmalıdır? Cevap1: Kur’ân, insanın hayatını anlamlandırmak ve ona yön vermek için indirilmiştir. Kur’ân bir hayat rehberidir. Hayatını onun getirdiği ilkeler doğrultusunda şekillendiren ve yaşayan insanları hem bu dünyada huzur ve mutluluğa kavuşturur hem de ahirette ebedi saadete erişti-rir. Günümüz Müslümanlarına “Kur’ân hayatınızın neresindedir?” diye bir soru soracak olsak, maalesef cevap olarak sadece Kur’ân’ı dua ve ibadetlerimizde kullanıyoruz diye cevaplandıracaklardır. Kur’ân, bizim hayatımıza yön vermiyor, hayatımızı onun ilkeleri doğrultusunda yaşamıyoruz. Onun bize sunmuş olduğu mükemmel ilkelerden habersiziz. Hâlbuki o, insan hayatının her yerinde olmalıdır. Getirdiği ilkeler hayatımıza hâkim olmalı, hayatımızı onun bize sunduğu ilkeler doğrultusunda yaşamalıyız. Zira o, bir Müslümanın günlük hayatında; oturması, kalkması, yemesi, içmesi, konuşması, yürümesinden tutunda da; ailevî hayatı, ticarî hayatı, eğitim öğretim hayatı hatta ve hatta insanlarla olan beşerî ilişkilerine varıncaya kadar önemli prensipler getirmiştir. İşte Kur’ân’ın getirmiş olduğu o prensiplerin öğrenilmesi ve hayatta tatbik edilmesi gerekmektedir. İnsanın mutluluk ve huzuru ancak bu prensiplere göre hareket etmekle temin edilebilir. Kim onu terk eder de hidayet, kurtuluş ve mutluluğu başka yollarda ararsa, asla gerçek kurtuluşa ve mutluluğa erişemez, kaybeden ve hüsrana uğrayanlardan olur. Soru2: Kur’ân-ı Kerîm anlaşılması ve yaşanması zor bir kitap mıdır? Cevap2: Her şeyden önce şu hususu belirtmeliyim ki, Yüce Allah, Yusuf sûresi 2. âyette “Anlayasınız diye biz onu Arapça bir Kur’ân olarak indirdik.” buyurmaktadır. Sad sûresi 29. âyette de Kur’ân-ı Kerîm’i niçin indirdiğini şöyle ifade etmektedir: “(Resûlüm!) Sana bu mübarek Kitab’ı, âyetlerini düşünsünler ve aklı olanlar öğüt alsınlar diye indirdik.” Kur’ân-ı Kerîm anlaşılması ve getirdiği hükümlerin hayatta tatbik edilmesi kolay bir kitaptır. Nitekim Yüce Allah, Kamer Sûresinde 17, 22, 32, 40. âyetlerde tam dört defa tekrar tekrar, “Andolsun biz Kur’ân’ı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. (Ondan) öğüt alan yok mu?” buyurmak suretiyle Kur’ân-ı Kerîm’i anlaşılması ve ibret alınıp hayatta tatbik edilmesi için kolaylaştırdığını ifade etmektedir. Yine Yüce Allah başka bir âyette, “Allah, hiç kimseye güç yetireceğinden daha fazlasını yüklemez.” buyurmak suretiyle insana taşıyabileceği/yapabileceği şeyleri teklif ettiğini açıkça ifade etmektedir. Kur’ân-ı Kerîm’de insana yönelik tekliflere bakıldığı zaman hepsinin de yapılabilecek kolay şeyler olduğu görülmektedir. Soru3: Furkan sûresi 30. âyette ne anlatılmaktadır. Bu âyeti nasıl anlamalıyız? Cevap3: Furkan Sûresi 30. âyetin Türkçe meali şöyledir: “Peygamber der ki: Ey Rabbim! Kavmim bu Kur’ân’ı büsbütün terk ettiler.” Bu âyette ifade edildiği üzere Hz. Peygamber’in hesap gününde ümmetinin Kur’ân-ı Kerîm’i terk ettiklerini Allah Teâlâ’ya şikâyet edeceği belirtilmektedir. Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, Ümmet-i Muhammed’in Kur’ân-ı Kerîm’i terk etmelerinin manasını iki şekilde açıklamıştır: Birincisi, Kur’ân’a inanmayı terk edip alay ettiler, onun Allah kelamı olduğunu kabul etmeyip “eski milletlerin masallarından ibarettir” dediler. Nitekim bu asırda da Kur’ân-ı Kerîm’in günümüz insanına hiçbir şey ifade etmediğini, zira getirdiği hükümlerin geçersiz olduğunu, hükümlerinin modern çağda uygulanamayacağını ifade edenler vardır. İkincisi ise onunla amel etmeyi terk ettiler, demektir. Maalesef insanlardan bir kısmı Kur’ân-ı Kerîm’e inandıkları halde onun hükümlerini hayatlarında tatbik etmemektedirler. İnsanlığın hidayeti için indirilmiş olan bu yüce kitabı terk etmek büyük bir vebaldir. İnsan bu dünyada mutlu ve huzurlu bir hayat sürüp ahirette ebedi saadete erişebilmesi için Kur’ân-ı Kerîm’i anlayarak okuması, ibret alması ve getirdiği hükümleri hayatında tatbik etmesi gerekir. Aksi takdirde hem dünyada hem de ahirette kaybeden hüsrana uğrayanlardan olur. Hesap gününde pişman olur ancak o pişmanlık insana asla fayda sağlamaz. Bu pişmanlığı duyacak olan insanların halini Yüce Allah Taha sûresi 124-127. âyetlerde şöyle açıklamaktadır: “Kim de zikrimden (Kur’ân’dan) yüz çevirirse şüphesiz onun sıkıntılı bir hayatı olacak ve biz onu, kıyamet günü kör olarak haşredeceğiz. O: Rabbim! Beni niçin kör olarak haşrettin? Oysa ben, hakikaten görür idim! der. (Allah Teâlâ) buyurur ki: İşte böyle. Çünkü sana âyetlerimiz geldi; ama sen onları unuttun. Bugün de aynı şekilde sen unutuluyorsun! Doğru yoldan sapanı ve Rabbinin âyetlerine inanmayanı işte böyle cezalandırırız. Ahiret azabı, elbette daha şiddetli ve daha süreklidir.” Dinî konularda cevabını aradığınız soruları msoysaldi@gmail.com e-postaya gönderebilirsiniz. Prof. Dr. Mehmet SOYSALDI NEVÜ İlahiyat Fakültesi Temel İslam Bilimleri Bölüm Başkanı
Soru1: Kur’ân-ı Kerîm’in insan hayatındaki yeri ne olmalıdır? Soru2: Kur’ân-ı Kerîm anlaşılması ve yaşanması zor bir kitap mıdır? Soru3: Furkan sûresi 30. âyette ne anlatılmaktadır. Bu âyeti nasıl anlamalıyız?

Soru1: Kur’ân-ı Kerîm’in insan hayatındaki yeri ne olmalıdır?


Cevap1: Kur’ân, insanın hayatını anlamlandırmak ve ona yön vermek için indirilmiştir. Kur’ân bir hayat rehberidir. Hayatını onun getirdiği ilkeler doğrultusunda şekillendiren ve yaşayan insanları hem bu dünyada huzur ve mutluluğa kavuşturur hem de ahirette ebedi saadete erişti-rir.

Günümüz Müslümanlarına “Kur’ân hayatınızın neresindedir?” diye bir soru soracak olsak, maalesef cevap olarak sadece Kur’ân’ı dua ve ibadetlerimizde kullanıyoruz diye cevaplandıracaklardır.

Kur’ân, bizim hayatımıza yön vermiyor, hayatımızı onun ilkeleri doğrultusunda yaşamıyoruz. Onun bize sunmuş olduğu mükemmel ilkelerden habersiziz. Hâlbuki o, insan hayatının her yerinde olmalıdır. Getirdiği ilkeler hayatımıza hâkim olmalı, hayatımızı onun bize sunduğu ilkeler doğrultusunda yaşamalıyız.

Zira o, bir Müslümanın günlük hayatında; oturması, kalkması, yemesi, içmesi, konuşması, yürümesinden tutunda da; ailevî hayatı, ticarî hayatı, eğitim öğretim hayatı hatta ve hatta insanlarla olan beşerî ilişkilerine varıncaya kadar önemli prensipler getirmiştir.

İşte Kur’ân’ın getirmiş olduğu o prensiplerin öğrenilmesi ve hayatta tatbik edilmesi gerekmektedir. İnsanın mutluluk ve huzuru ancak bu prensiplere göre hareket etmekle temin edilebilir. Kim onu terk eder de hidayet, kurtuluş ve mutluluğu başka yollarda ararsa, asla gerçek kurtuluşa ve mutluluğa erişemez, kaybeden ve hüsrana uğrayanlardan olur.

Soru2: Kur’ân-ı Kerîm anlaşılması ve yaşanması zor bir kitap mıdır?

Cevap2: Her şeyden önce şu hususu belirtmeliyim ki, Yüce Allah, Yusuf sûresi 2. âyette “Anlayasınız diye biz onu Arapça bir Kur’ân olarak indirdik.” buyurmaktadır. Sad sûresi 29. âyette de Kur’ân-ı Kerîm’i niçin indirdiğini şöyle ifade etmektedir: “(Resûlüm!) Sana bu mübarek Kitab’ı, âyetlerini düşünsünler ve aklı olanlar öğüt alsınlar diye indirdik.”

Kur’ân-ı Kerîm anlaşılması ve getirdiği hükümlerin hayatta tatbik edilmesi kolay bir kitaptır. Nitekim Yüce Allah, Kamer Sûresinde 17, 22, 32, 40. âyetlerde tam dört defa tekrar tekrar, “Andolsun biz Kur’ân’ı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. (Ondan) öğüt alan yok mu?” buyurmak suretiyle Kur’ân-ı Kerîm’i anlaşılması ve ibret alınıp hayatta tatbik edilmesi için kolaylaştırdığını ifade etmektedir.

Yine Yüce Allah başka bir âyette, “Allah, hiç kimseye güç yetireceğinden daha fazlasını yüklemez.” buyurmak suretiyle insana taşıyabileceği/yapabileceği şeyleri teklif ettiğini açıkça ifade etmektedir.

Kur’ân-ı Kerîm’de insana yönelik tekliflere bakıldığı zaman hepsinin de yapılabilecek kolay şeyler olduğu görülmektedir.

Soru3: Furkan sûresi 30. âyette ne anlatılmaktadır. Bu âyeti nasıl anlamalıyız?

Cevap3: Furkan Sûresi 30. âyetin Türkçe meali şöyledir: “Peygamber der ki: Ey Rabbim! Kavmim bu Kur’ân’ı büsbütün terk ettiler.” Bu âyette ifade edildiği üzere Hz. Peygamber’in hesap gününde ümmetinin Kur’ân-ı Kerîm’i terk ettiklerini Allah Teâlâ’ya şikâyet edeceği belirtilmektedir.

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, Ümmet-i Muhammed’in Kur’ân-ı Kerîm’i terk etmelerinin manasını iki şekilde açıklamıştır: Birincisi, Kur’ân’a inanmayı terk edip alay ettiler, onun Allah kelamı olduğunu kabul etmeyip “eski milletlerin masallarından ibarettir” dediler.

Nitekim bu asırda da Kur’ân-ı Kerîm’in günümüz insanına hiçbir şey ifade etmediğini, zira getirdiği hükümlerin geçersiz olduğunu, hükümlerinin modern çağda uygulanamayacağını ifade edenler vardır. İkincisi ise onunla amel etmeyi terk ettiler, demektir. Maalesef insanlardan bir kısmı Kur’ân-ı Kerîm’e inandıkları halde onun hükümlerini hayatlarında tatbik etmemektedirler.

İnsanlığın hidayeti için indirilmiş olan bu yüce kitabı terk etmek büyük bir vebaldir. İnsan bu dünyada mutlu ve huzurlu bir hayat sürüp ahirette ebedi saadete erişebilmesi için Kur’ân-ı Kerîm’i anlayarak okuması, ibret alması ve getirdiği hükümleri hayatında tatbik etmesi gerekir.

Aksi takdirde hem dünyada hem de ahirette kaybeden hüsrana uğrayanlardan olur. Hesap gününde pişman olur ancak o pişmanlık insana asla fayda sağlamaz. Bu pişmanlığı duyacak olan insanların halini Yüce Allah Taha sûresi 124-127. âyetlerde şöyle açıklamaktadır:

“Kim de zikrimden (Kur’ân’dan) yüz çevirirse şüphesiz onun sıkıntılı bir hayatı olacak ve biz onu, kıyamet günü kör olarak haşredeceğiz.

O: Rabbim! Beni niçin kör olarak haşrettin? Oysa ben, hakikaten görür idim! der. (Allah Teâlâ) buyurur ki: İşte böyle. Çünkü sana âyetlerimiz geldi; ama sen onları unuttun. Bugün de aynı şekilde sen unutuluyorsun! Doğru yoldan sapanı ve Rabbinin âyetlerine inanmayanı işte böyle cezalandırırız. Ahiret azabı, elbette daha şiddetli ve daha süreklidir.”

Dinî konularda cevabını aradığınız soruları msoysaldi@gmail.com e-postaya gönderebilirsiniz.

Prof. Dr. Mehmet SOYSALDI NEVÜ İlahiyat Fakültesi Temel İslam Bilimleri Bölüm Başkanı

Nevşehir HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.