ZABITA MI , POLİS Mİ ?

Herkese hayırlı Ramazanlar dileği ile  sağlıklı sıhhatli bir ay diliyorum inşallah. Huyumuzdur mübarek Ramazan ayı gelirken, hani usuldendir eve biraz bir şeyler alınır , farklı lezzetlerden de tadalım diye azar azar olsa da eve yani, buzdolabına  biraz bir şeyler girer . Allah herkese bol ,bereketli ve helalinden kazançlar versin de evlerimize biraz bir şeyler alabilelim .  İşi tık olanlara lafımız yok tabi ki o modelden olan arkadaşlar , hiçbir dönem de zaten sıkıntı çekmiyorlar. Onları tenzih ederek bazı gerçeklerden bahsetmek istiyorum. Birkaç gündür belgesel vs yayın yapan kanallarda hazırlanmış bir takım programlara bakarken  “Kansas Polisi “ diye bir program var dı onu izledim. Gerçekten çok ta şaşırdım. Adamlar ırmaktan ,denizden ,balık  tutuyor , pat polis geliyor vatandaşa balık tutma belgesi soruyor. Ehliyet ,ruhsat soruyor, tuttuğu balığı ölçüyor, verilen ölçünün altında ise hiç gözünün yaşına bakmadan işlem yapıyor. Program parça parça kesitler de devam ediyor . Hadi oradan başka bir konuya ,kadın arabasından bir hayvana ateş etmiş ,biriside şikayet etmiş . Hem hayvanın  hakkını korumak adına, hem de meskun mahalde silah kullanmak suçundan vatandaşa işlem yapıyorlar. Keza, ağaç kesen için , çevre koruma polisi, hayvanları korumak için, hayvan hakları polisi. Denizi ve suyu korumak için ,kıyı polisi  gibi bir sürü polis çeşidi var. Şimdi diyeceksiniz ki yav mevzu değişti , Ramazan falan derken polis meselesi nedir ? Dediğinizi duyar gibi oluyorum. Hani olur mu ,güzel ülkemiz de bilmem de benim bir teklif olacak . Gerçi buradan yazdığımız teklifleri ne kadar ciddiye alıyorlar o da belli değil de, biz yine de görevimizi yapalım. Kulu bilmem de ,Allah sorarsa biz söylediydik deriz artık. Şimdi üç harfli marketler dedik , Güney illerimizden gelen sebze meyve ve sera ürünlerindeki, üretici fiyatı ile market deki fiyat farkı nasıl oluyor dedik. Depolarda ürün saklayanları gördük. Son zamanlar da ayçiçek yağı hikayesinden sonra , sosyal medya da okudum şekere hazırlıklı olun dediler ,bir hafta sonra  şeker krizi başladı. 5 Kğ lık poşetteki 45 liralık şeker 90 lira olmuş. Bugün haberler de okudum şekere zam geldi diye yazıyor. Kilosu 7,80 lira oldu diyor haberde, yani devletin açıkladığı rakam bu . 8 lira olsa 5 Kğ. şeker 40 lira eder. Peki bu 90 lira nedir? Rakamları sıkmıyorum evimin karşısında ki A101 deki raf fiyatlarını söylüyorum. Hükümet sözcüleri ,konuya ilişkin bakanlar, bakan yardımcıları, ilgili genel müdürler ,televizyonda diyorlar ki  denetimlerimiz son gaz devam ediyor. Marketlere göz açtırmıyoruz ,raf ,fiyat etiketi ve kasa kontrolü ,kitabın kavlince yapılıyor gibi laflar. Doğru mu ? Doğru kontrol yapılıyor . Yav kontrolü yapan kim Belediye de ki zabıta arkadaşlar, birkaç kişide ,farklı kurumlardan gelen  memur arkadaşlar. Asla zabıta ve kamu görevlisi arkadaşlara bir lafım yok. Peki bu şekilde bir çözüm oldu mu.  Gören var mı ? Hayırrrrrrr. Kaç kişiye ,kaç kuruş ,ceza yazıldı. O da meçhul. Hangi market, işletme yada kuruluş kapatıldı ,mühür vuruldu ,var mı duyan.   Yookkkkkk. O zaman teklifi yapıyorum. Zeki, akıllı genç jenerasyondan işletme iktisat ve benzeri bölüm mezunu arkadaşlardan ” Gıda Polisi” kadrosu ihdas edilerek hızla sisteme sokulmalıdır.  Bu arkadaşların yönetmeliği hemen hazırlanmalı, yetkileri çerçevesinde, üretim yapan birey, şirket ,kurum, tesis ve fabrikalar ile aracı kurum, ulaşım, nakliye, sebze meyve hali ve son satış noktası arasında ,faturası, fişi ,müstahsil makbuzu her neyse artık gereken denetimler adam gibi yapılmalıdır. Adamlar, ağaç , hayvan, balık polisi icat etmişler ve gerçekten de iyi ve akıllıca bir iş olmuş. Bu iş siyasetle ilişkisi olan belediyeler, zabıta ve memurlar marifetiyle asla olmaz. Çok net söylüyorum. “Gıda Polisi” işi gecikiyor bence. Birilerinin kulağına kar suyu kaçması dileği ile esenlikler dilerim. Hayırlı Ramazanlar . Sağlıcakla Kalın.